Anfaş Fuarda Yüzgüldüren İş
Kadınımız
Anfaş Fuar HORECA 2022 Standlarında, Zeyinyağı
Ürünleri Görünce İçimiz Açılıyor . Quinceland markasıyla üretim yapan İş
İnsanımız İlknur Tunç örnek sergilerken, bize geçmişdeki hatalarımızı tekrar
hatırlatdı.
Akdeniz Ülkelerinde
İspanya’nın Dünyanın 3/4 zeytinyağı
ihtiyacın karşıladığına, İtalya’nın 200 bin tonun üzerinde ihraç etmesine gıpta
ile bakarken, 1951-52 yıllarında İskenderun’dan Saroz körfeze kadar
kendiliğinden yetişen Delice isimli mükemmel aşılamaya müsait zeytin ağaçların
İspanya ve Avrupa’ya sökülerek gidiş hikayeleri elbetde içimizi burkuyor.
Anadolunun birçok medeniyete
evsahipliği yapmasından dolayı çok geniş bir mutfak kültürüne sahibiz. Altıyüze
yakın endemik olmak üzere üç bine yakın bitki çeşidi olan ülkemizde, gastronomi
turizmi olarak hak etdiğimiz yerlerde değiliz. Sadece birçok uygarlık ve
kültürün etkisiyle asırlar boyu oluşmuş yemek zenginliğiyle değil, beşyüz
yıllık bir mirası barındıran gelenekselleşmiş içkilerle de ön plana çıkmalıyız.
Hem lezzetiyle hem sağlıklı beslenmenin temel gıda
zeytinyağı kullanımında, üretiminde üzülerek çok gerilerdeyiz.
Türkiye’nin 50 bin ton (içinde
de dökme yağ, açık yağ dediğimiz bir yağ) ihracatı var. Markalaşmayı henüz istediğimiz
noktada başaramadığımız için yağlarımızı İspanya’ya, İtalya’ya gönderiyoruz. Etiketlerini
koyup dünyaya tekrar ihracat yapıyorlar.
İş İnsanımız İlknur Tunç gibi girişimcilerin
artmasını diliyoruz. Bakın İlknur Tunç neler diyor;
“Çocuğumuz gibi büyütmeye
çalıştığımız markamız olan quinceland ilerleyen yıllarda kalitesinden ödün
vermeden çok büyük bir aile yapmayı düşünüyoruz.
Quinceland ayrıcalıklı kılan
özellikleri kısaca sizler ile paylaşmak isterim.
10.ay in ortalarına doğru henüz
Yeşilken dalından toplanıp bir kaç saat içerisinde sıkıma götürülür ve 23-25
derece arası kontini sistemde sıkımı yapılır.
Bu sayede zeytinin içinde
bulunan oleuropein yoğun şekilde yağın içinde bulunur.
Oleuropein insan sağlığı
için çok önemli bir yer teşkil eder.
Quinceland yüksek oranda
polifenol ve oleuropein içerir. Asit
oranı 0.35 ve 0.40 dizem olarak ilaç niyetine de kullanılıcak kalitededir. Kalp
ve damar sağlığı, alzheimer, kemik saglıgı, kolesterol, şeker, mide
rahatsızlıkları, bağırsak rahatsızlıkları ve kanserli hücre oluşumunu engeller.
Sıcak ve soğuk yemeklerinizde rahatlıkla kullanabilirsiniz. Mükemmel aroması
ağzımızda muhteşem bir şölen havası estirir.” Şeklinde bilgiler paylaşıyor
bizlerle…
İspanya bundan 20 yıl önce
deniz güneş kum üçgeninden uzaklaşmanın vaktinin geldiğini düşündü. Biz bunu
büyütemiyoruz dediler. Nerede daha kalifiye, harcama eğilimi yüksek turisti
yakalarız deyip, ülkelerinin zaten yaşam tutkusu olan yeme içmeye, gastronomiye
yatırım yaptılar. Sonucunda da ne kadar kişi başı turist harcamasına
ulaştıklarını gördük, Araştırma geliştirme ve eğitimle birlikte şeflere
yatırımda yaptılar. Peru ise önce dünyanın önemli metropollerine restoranlarını
ihraç etti.
Restoran ihracatı yüzünden
üzerinden gastronomiyi önemli kitlelerin merkezine oturtturdu. Her ikisi de
doğru. Biz her ikisini birlikte yapmalıyız. İki ülkede de yaşam tutkusu olan
gastronomiye ayırdıkları bütçe milli ekonomilerinin İspanya’da yüzde 8’ini,
Peru’da yüzde 11’ine denk geliyor. Biz yüzde 2’deyiz. Çok gerideyiz ama bir o
kadar da demek ki potansiyel sahibiyiz
Gastronomide tüm yemeklere
lezzet veren sağlıklı besin kaynağı zeytinyağı üretimini doruk yüzeye
çıkarmalıyız.
yilmazparlar@yahoo.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder